Uzun yıllar boyunca insanların dişleri konusundaki en büyük zaafları onların beyazlığı olmuştur. Yapılan araştırmalar insanların %7’sinin sadece dişleri gözükmesin diye gülmekten kaçındığını ortaya koymuştur. Bunu sağlamak adına karbonatla başlayan macera, porselenlere, diş minesine çok zarar veren törpüleme işlemlerine kadar uzanmıştır. Ancak kalıcı ve dişe zarar vermeyen bir beyazlatma yöntemi arayışı hiç bitmedi. Bu arayış içerisinde en büyük adım diş beyazlatma jellerinin yaratılması ile atıldı.
Su içeren beyazlatıcı jellerin benzerlerinden en büyük farkı, diş minesine zarar vermeden, en kalıcı şekilde dişleri sağlıklı doğal beyazlığına kavuşturabilmesi. Ve bunu hastaya zahmet vermeden, ister muayenehanede 1 saatte, ister evde uyurken uygulayarak ortalama 3-6 gün gibi kısa bir süre içerisinde yapabilmesi.
Su içeren beyazlatıcı jeller diş minelerinin susuz kalmamasını sağlayarak, çatlamaların önüne geçer. Alınan sıvı ve yiyeceklerin dişteki boşluklar arasında kalması, dişte renk değişimine neden olduğundan diş temizliği beyazlatmadan sonra korunması ve diş renkleşmesine sebep olan diyet alışkanlıklarının hekim tarafından düzenlenmesi gerekmektedir. Böylece oluşan beyazlık kalıcı olur.
Diş Beyazlatma Jeli kişiye özel hazırlanan vinil bir kılıf içerisine sıkılarak kullanılır. Uygulayacak kişi gece yatmadan önce dişlerini fırçaladıktan sonra vinil kılıfı ağzına yerleştirerek 2-6 saat süre ile takar. Bu şekilde kullanımda tetrasiklin harici vakalarda ister 1 saatte muayyenehanede, ister 3-6 günde evde uygulayarak bembeyaz dişlere sahip olmak mümkündür.
Muayenehanede uygulama dişhekimi tarafından yapılmakta ayrıca daha kısa sürede sonuç alınmaktadır.
Diş Beyazlatma Jeli ile diş beyazlatmak için dişhekiminin önce sizi muayenehane görmesi, ağız da çürük veya diş minesi çatlak dişler var ise tedavi edilmesi şarttır. Daha sonra ağız yapınıza uygun bir şekilde hazırladığı bir vinil kılıfa ihtiyaç vardır. Bu kılıf hazırlandıktan sonra uygulama gece yatarken dişini beyazlatmak isteyen kişi tarafından yapılır. Ancak bu işlem sırasında dişhekimi kontrolü esastır.
Diş Beyazlatma Jeli ile tetrasiklin renkleşmeleri de beyazlatılmaktadır. Ancak bu vakalarda tedavi süresi biraz daha uzamakta ve ortalama 14 günde tamamlanmaktadır.
Su içeren beyazlatma jelleri bu özelliğinden dolayı dişlerde hassasiyete yol açmaz, mineyi susuz bırakarak çatlamalara neden olmaz ve oluşturduğu beyazlık, boyar maddenin yerini su aldığından doğal ve kalıcıdır. Tabii ki diş temizliğine sağlamak ve boyar madde içeren beslenme alışkanlıklarını değiştirmek kaydı ile…
Diş Beyazlatma Jeli’in halen bilinen hiçbir yan etkisi yoktur. % 2 vaka da geçici olarak soğuk veya sıcak içecek içmenize engel olmayacak derece hassasiyet gözlenebilir ancak dişhekimize birdirdiğiniz takdirde, bir iki dakikada uygulayacağı Flor-Opal ile hemen sona erecektir.
Bildirilmiş hiçbir vaka olmamasına rağmen hamilelikte ilaç kullanımından kaçınma genel prensibi altında uygulamanın hamilelik sonrasına bırakılması doğru olur.
Bu durumda Diş Beyazlatma Jeli uygulanmasından önce dişlerdeki hassasiyeti gidermek için hekimin gerek gördüğü süre kadar flor uygulaması yapılarak ardından beyazlatma işlemine geçilebilir. Bazı vakalarda ise sert fırçalamaya bağlı olarak dişeti çekilmesi sonucu hassasiyet oluşmuş olabilir. Bu bölgeler dişhekimi tarafından izole edilerek tedavi sürdürülebilir.
Diş Beyazlatma Jeli jel’in ağızdaki mevcut dolgu yada protezlere olumlu yada olumsuz hiçbir etkisi yoktur. Ancak ağızda çürük ya da oynamış dolgular var ise bunların tedavi öncesi düzeltilmesi gerekir. Diş Beyazlatma Jeli sadece diş minesine etkili olduğundan ağızdaki dolgu ve kaplamaların beyazlanması söz konusu değildir.
Diş Beyazlatma Jeli jel’in ağızdaki mevcut dolgu ya da protezlere olumlu ya da olumsuz hiçbir etkisi yok. Ancak ağızda çürük ya da oynamış dolgu varsa bunların tedavi öncesi düzeltilmesi gerekiyor. Diş Beyazlatma Jeli sadece diş minelerde etkili olduğundan dolgu ve kaplamaların beyazlanması söz konusu olmuyor.
Başka bir beyazlatıcı kullandı iseniz dişhekiminize mutlaka belirtiniz. Diğer beyazlatıcılar dişminesini susuz bıraktıkları için dişminenizde oluşan hasarı enaza indirmek için Flor-Opal ile önceden bir iki gün tedavi görmeniz gerekir.
Diş Beyazlatma Jeli ile yapılan çalışmalara göre, dişlerini beyazlatan bireylerin iki yıl sonra yapılan kontrollerinda renk geriye dönüşüne rastlanmamıştır. Ancak sigara kullanımı, günlük gazlı ve kafeinli içecek tüketimi bu süreyi kısaltmaktadır.
Su içeren Diş Beyazlatma Jeli’ın uygulandığı hastalarda bugüne kadar yan etkiye rastlanmamış. 6 günlük tedavi sonunda dişinize bir bardak kolalı içecekten daha az etkisi vardır. Çok nadir olarak sıcak bir bardak çay veya soğuk bir içecek içmeye engel olmayacak bir hassasiyet olabileceği ancak bunu dişhekiminin hemen halledebilecek basit bir olay olması bir başka avantaj. Bu nedenle dünyanın her yerinde güvenle kullanılıyor. Ancak uzmanlar, hamilelikte ilaç kullanımından kaçınma genel prensibi altında uygulamanın hamilelik sonrasına bırakılmasını öneriyorlar.
Klinikte lazer kullanılarak yapılan beyazlatmada 2 ayrı seansa 15 er dak. uygulama yeterli olmaktadır. Home Bleaching uygulamalarında ise tedavi süresi istatistiksel olarak 3-6 gün, Tetrasiklinde ise 14 gündür. Aşırı koyu dişlerde ve Tetrasiklin renklenmelerinde klinikte yapılan uygulama ile home bleaching kombine olarak kullanılabilir.
Renkleşme şiddeti ve Diş Beyazlatma Jeli’ne duyarlılığına bağlı olarak cevaplar çok daha olumlu olmasına rağmen en az 2 ton açılma olacaktır.
Yapılan çalışmalarda beyazlatma jelini uygulandıktan sonra hastanın hekimin direktifleri doğrultusunda uygun şekilde hareket etmesi sonucunda 2 yıl boyunca renk değişikliği gözlenmediği görülmüştür.
Bu konuda Ekim 1994 JADA dergisinde yayınlanan ve Diş Beyazlatma Jeli ile yapıldığı belirtilen araştırmada 60 gün süre ile takip edilen ( yazarların notu : dişte bir kimyasal yada fiziksel travma oluşması durumunda belirtiler 30-60 gün içerisinde ortaya çıkmaktadır.) dişlerde bleaching uygulanması öncesi ve sonrası pulpal cevaplarda bir farklılık gözlenmemiştir. Yazarlar ayrıca araştırmanın Diş Beyazlatma Jeli ile yapıldığına ve Diş Beyazlatma Jeli’nin formülasyonunda % 20’si bulunduğuna dikkat çekerek diğer su içermeyen materyallerin kullanımında dehidratasyona bağlı olarak farklı pulpal tepkiler oluşabileceğini hatırlatmaktadırlar.
Diş Beyazlatma Jeli ile yapılan beyazlatma işleminde ısı ya da asit uygulaması olmadığından yöntemin atravmatik olması dolayısı ile florürden zengin en iyi derecede mineralize olmuş yüzey minesi korunmaktadır. Yüzey minesinin korunmuş olması ve interprizmatik bölgeden çekilen renkli sıvı yerine Diş Beyazlatma Jeli kimyasında bulunan saf suyun yerleşmesi sonucu ağız sıvılarının penetrasyonuna engel olması geri dönüşü engelleyen faktörlerdir.